Prof. Dr. Çoban, fabrikanın taşınmasının artık bir temenniden öteye geçtiğini belirterek, “Bu Elazığ’ın hakkıdır,” dedi.

Prof. Dr. Bilal Çoban, çimento fabrikasının şehir merkezinde bulunmasının hem çevreye hem insan sağlığına ciddi zararlar verdiğini belirtti. Konuyu 2009 yılından bu yana gündemde tutan Çoban, 2011’de başlatılan imza kampanyasından 2024 yılına kadar süren mücadeleyi hatırlatarak, bu sürecin halkın ortak vicdanıyla örülmüş bir direniş olduğunu vurguladı.

“Hayaldi, şimdi umut oldu”

2014 yılında dönemin Başbakanı’na açık mektup yazdığını, 2017’de Elazığ Sivil İnisiyatif Birliği ile siyasi kimliklerden bağımsız bir mücadele başlattıklarını ifade eden Çoban, 2020 yılında yayımladıkları teknik rapor ve 2021’deki akademik makalesiyle fabrikanın sağlık üzerindeki olumsuz etkilerini bilimsel verilerle ortaya koyduklarını söyledi. 2022’de ise fabrikanın yerine Millet Bahçesi yapılması önerisini gündeme getirdiklerini hatırlatarak, “O günlerde hayal dediler, ama biz o hayalin arkasında durduk,” dedi.

Vekil Işıkver’e destek

ELDAK, Olası Depreme Karşı Hazırlıklarını Sürdürüyor” Deprem Kapıda, Destek Nerede?” ELDAK, Olası Depreme Karşı Hazırlıklarını Sürdürüyor” Deprem Kapıda, Destek Nerede?”

Açıklamasında Elazığ Milletvekili Semih Işıkver’in çimento fabrikasının taşınması yönündeki çağrısını da değerlendiren Prof. Dr. Çoban, “Sayın Vekilin gündeme getirdiği yalnızca bir öneri değil; bu, Elazığ’ın daha temiz, sağlıklı ve vizyoner bir geleceğe yürüme hakkıdır,” ifadelerini kullandı.

“İşçiler mağdur edilmemeli”

Fabrikanın kapatılmasını değil, daha modern ve çevreci bir tesisin şehir dışında kurulmasını savunduklarını belirten Çoban, “Orada çalışan emekçilerimiz bizim kardeşimizdir. Onlar mağdur edilmemeli, bilakis yeni yatırımlarla güçlendirilmelidir,” dedi.

“Nihai çözüme ulaşmalıyız”

Tüm yetkililere çağrıda bulunan Çoban, çimento fabrikasının şehir dışına taşınmasının teknik bir mesele değil, Elazığ’ın nefes alma ve büyüme hakkı olduğunu belirterek, “Yıllardır verdiğimiz bu mücadelenin artık nihai çözümle taçlanması için herkesin sorumluluk alması gerekiyor,” dedi.

Prof. Dr. Bilal Çoban, bu tarihi sürece katkı sunan başta Semih Işıkver olmak üzere tüm kişi ve kurumlara teşekkür etti.