İç sebepler, dış sebepler, ekonomideki dalgalanmalar, döviz oyunları, fiyatlardaki dalgalanmalar, keyfi fiyat artışları derken iş geldi herkesin olmazsa olmazı suya dayandı.

Hem de öyle konular varken sessizce herkesin temel ihtiyacı olan su ile oynamanın izahı da yok.

Neden mi?

Ortada mevsimlerden, atmosferden kaynaklanan bir kuraklık, su kıtlığı ve azlığı yok. Su aynı su. Üstelik su markalarının her gün sayısı artıyor. Ülkemizde su sıkıntısı yok. Yurt dışından su almıyoruz. Şişelemede sistem aynı, maliyet artışı ve döviz uygulaması yok. Yani ürünün azalması, işlenmesi diye bir sorun da yok.

Ama gelin görün ki burada da oyunlar oynanıyor. Suyu bulandırmadan su fiyatı artıyor. Gerekçe de yok, bu konuda tatmin edilen bir açıklamada yok. Türkiye genelinde son iki ayda yarım, bir, bir buçuk, beş litrelik suların fiyatlarındaki artış yüzde ellilerin, hatta markalarda yüzde yüzlere yakın.

Öyle ki PH değeri, su özellikleri standart altında olan, ya da su kalitesi çok iyi olmayan suların fiyatları dahi oldukça artmış.

Nerede ise su yudum yudum içilecek hale geldi.

Eskiden su gibi ömrün uzun olsun, su gibi aziz ol denilirdi ya!

Su ikramı sınırlı olunca bu temennilerden ve dualardan uzak kalınacak gibi.

Maalesef fırsatçılık hayatın kendisi olan suya da aksetmiş. Suyu altınla, dolarla alıyoruz da haberimiz mi yok. Suda yapılan bu keyfi uygulamanın izahı ve dayanağı da yok.

Suyun başında duranlar, suyu bulandırmadan işin suyunu çıkarmanın ötesindeki keyfilikleri görmezlikten gelinemez ve zamanın bir yerine konulamaz. İşin suyu çıkmadan sudan sebeplerle en temel hak olan su içme hakkına yüksek zam ile su ile hayatı zorlaştıranlara da dur demek lazım.

Su üzerinde oyunlar olmasın ve su fiyatlarındaki tekelleşme keyfiyeti fırsatçılığa dönmesin.

Suyun içerisinde bulunan kahvenin hatırı kırk yıldı, çayın daha hatırının ne olduğu tespit edilmeden sudan sebeplerle her insanın ihtiyacı olan su fiyatlarındaki haksız fiyat artışları bu alandaki tekelleşmenin sudan sebeplerden dolayı su fiyatlarındaki artış da göz ardı edilmemeli ve yetkililer bu konuda duyarsız, sessiz kalmamalıdır.

Su hayattır ve hayat sudan sebeplerle işin suyu çıkarılarak insanlık suya muhtaç edilmemelidir. Çünkü su sıradan başka bir ihtiyaç değil; olmazsa olmaz zorunlu ihtiyaçtır.

Su hayattır, hayatın kendisidir...