Yüzleşme

Yüz yüze gelmek yetmez yüzleşmek için,
Farkındalık ister,
Bilgelik ister,
Olgunluk ister,
Ustalik ister,
Maharet ister...
İster de ister. Peki bu yüzleşme insanın
kendisiyle olacaksa işte o zaman
bunlardan daha fazlasını ister.
Daha fazla;
Cesaret,
Umut,
Çaba / gayret
Kabul,
Dua,
Ve daha fazlasını...
...
Bir önceki yazımızda bir "Karşılaşma"
gerçekleşmişti. Genç olan tanır gibi
olmuştu da gelecekteki halini, şimdiki ben
geçmişteki halini görünce sarsılmıştı hani...
Yaşam içerisinde pek çok karşılaşma
yaşarız. Kimi zaman "Karşı karşıya geliriz"
o bir tarafta, sen bir tarafta konumlar
kendini. Herbiri bir diğerine kendi tarafını
seçmesini söyler. Oysa insan bu, karşı
karşıya iken bile birlikte yol almak, bir
birine yol göstermek mümkündür. Mesela
"Deniz Feneri", karada olmasına rağmen
adı bile gariptir aslında karadaki bir fenere
neden deniz feneri denir ki? Aslında cevap
çok basit, denizde seyir halindeki gemiler
ve diğer araçlar denizle kara arasındaki
mesafeyi belirlesin, yönünü tayin etsin vs.
...
insan kendisiyle yüzleşirken bazen yönü
kaybedebilir kendisine karşı şefkatli
olamaz. Aynadaki aksine bile tahammül
edemez. Neden? Çünkü, adeta sihirli
aynalar dünyasında" yaşayan insan, bile
bile lades der v e "ayna ayna güzel ayna, var
mı benden daha iyisi / güzeli / yakışlısı /